Yeni yıla nasıl girersen bütün bir yılın öyle geçer inancı yüzünden, dünyanın dört bir yanında türlü türlü gelenekler sergileniyor. Tüm bu alışkanlıkların amacı ise kötü enerjiyi uzaklaştırabilmek ve iyi bir başlangıç yapabilmek! Yeni yıla girerken kırmızı iç çamaşırı giymekten tutun da kapının önünde nar kırmaya kadar geniş bir yelpazeye sahip olan bu yılbaşı geleneklerinin bazıları gerçekten çok eğlenceli! Belki siz de bir kaçını uygulamak istersiniz.
İçeriklere buradan hızlıca ulaşabilirsiniz >>>
Işıkları yakmak ve suları açmak şans getirir
Saat tam 00:00’da yeni yıla girerken evdeki bütün ışıkları yakarsanız ve suları açarsanız söylenene göre şansınız bol oluyormuş. Ama yanlış anlamayın sadece o dakikalarda yapmanız yeterli. Musluğu sabaha kadar açık bırakıp su israfı da yapmayın.
Nar kırmak berekettir
Yeni yılda sağlık ve bereket istiyorsanız yeni yıl gecesi evinizin kapısında nar kırmayı deneyin. Doğru duydunuz böyle bir gelenek var ve aslında Yunan mitolojisinden geliyor. Günümüzde de hâlâ uygulanıyor. Nar, birçok medeniyette doğurganlık, sağlık, bereket ve zenginliğin sembolü olarak kabul ediliyor. Böyle olunca da kapı önünde kırılan ve bir yıl saklanan narın bereket getireceğine inanılıyor.
Kırmızı iç çamaşırını unutmayın
En klasik ama aynı zamanda da en eğlenceli geleneklerden biri olan yılbaşı gecesi kırmızı iç çamaşırı giyme durumunun kaynağı ne diye hiç merak ettiniz mi? Bu gelenek batı ülkelerinde yüzyıllardır hiç değişmiyor. Ama ortaya çıkış sebebi aslında çok basit bir anlama dayanıyor. Yeni bir şey giydiğimizde yeniliklere kavuşacağımız inancından ortaya çıkan iç çamaşırı geleneğinin özellikle kırmızı olmasının sebebi de bu rengin şansın ve tutkunun rengi olması. “Beş kuruş fazla olsun ama kırmızı olsun!” fikrinin de temeli bu olmalı. Bu arada yeni yıla yeniliklerle girmesini dilediğiniz dostlarınız varsa onlara kırmızı iç çamaşırı hediye edebilirsiniz.
Hu hu kimdir o?
Saat gece yarısını vurduğunda kapınızı kim çalacak acaba? İskoçların inancına göre yeni yıl gece yarısından sonra eve gelen ilk kişi ya evinize bol şans getiriyor ya da uğursuzluk. Bu da gelenin kim olduğuna bağlı! İstediğiniz ve sevdiğiniz birisiyle şans sizin oluyor. Yok, “Bu niye geldi ki şimdi?” dediğiniz biriyse, uğursuzluk kapınızı çalmış oluyor. Ayrıca gelen kişi yanında yiyecek, içecek getiriyorsa bu da sizi ve ailenizi kısmetli bir yıl bekliyor anlamına geliyor. Eğer yılbaşı gecesi bir arkadaşınıza gidecekseniz en iyisi eliniz boş gitmeyin.
Çin usulü yeni yıl
Çinliler de yeni yıl için ilginç hazırlıklar yapıyorlar. Öncelikle geçmiş yılın kötü yönlerini evlerinden defedebilmek için temizliğe girişiyorlar. Daha sonra uğurlu olduğuna inandıkları “kırmızı” renkle evlerini süslüyor ve yeni yıl gecesinde yine kırmızı olan “Hang Bo” isimli geleneksel kostümlerini giyiyorlar. Mandalina’yı şans getiren bir meyve olarak görüyorlar ve birbirlerine ikişer tane mandalina veriyorlar. Ayrıca kırmızı zarflar içinde şans parası vermek de onlara göre çok uğurlu.
Kötü ruhları kovalamak için ip asın
Japonlar da ilginçlik konusunda Çinlilerden geri kalmıyorlar. Yeni yıla yaklaşırken kötü ruhları uzaklaştırmak ayrıca mutluluk ve şansa sahip olmak için kapılarının önüne ip asıyorlar. Bu ipe astıkları sembollerle de yeni yıldan neler beklediklerini anlatıyorlar. Örneğin yeni yılda güzel bir aşk yaşamak mı istiyorsunuz o zaman ucuna bir kalp taktığınız ipi kapınıza asmanız yeterli.
Ayrıca Japonlar şeytani ruhları evlerinden uzak tutmak için kapılarına bir tutam da saman asıyorlar. Samanın mutluluk ve şans getirdiğine inanıyorlar.
Tabak kırın şansı yakalayın
Sevdiğiniz arkadaşlarınızın ve aile fertlerinizin evinin önünde tabak kırmak Danimarkalılara göre iyi şans getiriyor. Ama çok gürültü yapıp da insanların yüreğini ağzına getirmeyin tabii. Yunanlıların Sirtaki sırasında tabak kırma geleneği de yine iyi şansla alakalı olmalı ne dersiniz?
Üzüm yiyerek dilek tutun
Meksikalılar ve İspanyollara göre, yılbaşında 12 tane üzüm yerseniz dilekleriniz gerçek oluyor. Saatler tam 00.00’ı gösterirken herkes önceden hazırladığı 12 üzüm tanesini yiyor. Bunun sebebi ise kilise çanlarının tam 12 kez çalması. Her çandan sonra ağzınıza bir üzüm atıp bir dilek tutuyorsunuz. İlaç niyetine aldığınız bu üzümleri yedikten sonra da dileklerinizin gerçekleşmesini bekliyorsunuz. 12 tane dileğiniz var mı bu arada? “Aşk, sağlık, para” desek maksimum üç dileğe çıkabiliyorum ben ya siz?
Öpüşmek iyidir
Yeni yıla nasıl girersek tüm yıl öyle geçermiş dedik ya o zaman öpüşerek girersek de tüm yılı sevgiyle geçirebiliriz demektir. 🙂 Bu yüzden özellikle Hollywood filmlerinde, yılbaşı gecesinde evlerin tavanlarına asılan ökse otunun sebebi bu. Kafanızı kaldırınca ökse otu görürseniz karşınızdaki kişiyi öpmek zorundasınız. Yoksa uğursuzluk gelir ve yakanızı bırakmaz. Ama karşınızdakini kişinin kim olacağı tamamen sizin şansınıza bağlı! 🙂
Parmağınızı zilden çekmeyin
Japonlar, yeni yıla “Hoş geldin” demek yerine, eski yıla “Güle güle” demeyi tercih ediyorlar. Bir önceki yıldan nasıl sıkıldılarsa artık, “Aman iyi ki senden kurtulduk,” demenin değişik bir yolu sanırım. Bizse bir önceki yılı anında unutup önümüzdeki seneye bakıyoruz.
Japonların ilginç gelenekleri daha bitmedi tabii. 31 Aralık gecesi, eğer kapı zilini 108 kez çalarlarsa aynı sayıda belayı savuşturduklarına inanıyorlar. Sokaklardaki çanlar da insanları 108 günahtan arındırmak için çalıyor.
Ayrıca kötü ruhları kovalamak için kahkahalar atıyorlar. O kadar çok zil sesine maruz kaldıktan sonra sinir bozukluğu yaşayarak kahkaha krizine girmek normal tabii!
Bu kurşun nazar için değil
Anladık ki kurşun dökmek, sadece Türklere özgü bir şey değil. Anadolu’da çok yaygın olan bu gelenek genellikle nazara karşı uygulansa da Almanya’da yılbaşı eğlencesine dönüşüyor. İnsanlar, eritilmiş kurşunu soğuk suya atarak ortaya çıkan şekillerden geleceği tahmin etmeye çalışıyorlar. Böylece önlerindeki bir yıl boyunca onları neyin beklediğini de öğrenmiş oluyorlar. Ya çıkarsa hesabı!
Kutsal eşyalarınızı başucunuza koyun
Kuzey Hindistan’da insanlar yeni yıla girerken pembe, kırmızı ve mor kıyafetler giymeyi, üzerlerine de beyaz çiçekler takmayı seviyorlar. Kadınlar, aynı zamanda baharı çağrıştırdığı için sarı çiçekler de kullanıyorlar. Kutsal eşyalarını sakladıkları kutularını ise yataklarının başucuna koyuyorlar ki sabah kalktıklarında yeni yıla şans ve mutluluk içinde başlasınlar.
Amuda kalkarsanız kötü şansınız döner 🙂
Eğer geçtiğimiz yıl işleriniz yolunda gitmediyse yeni yılda şanssızlığınızı tersine çevirmek için saat tam 00.00’da amuda kalkarak öpüşüyoruz. Böylece kötü şans yakanızı bırakıyor, mutluluk sizin oluyor!
Şaka şaka, böyle bir gelenek yok tabii ki!
Ama yukarıda saydığım pek çok alışkanlık bir delinin bir kuyuya taş atmasıyla başlamadı mı sizce? Bu da benim taşım olsun, denemek serbest! 🙂
### “Dünyanın dört bir yanından yeni yıl kutlamaları” başlıklı yazım için buraya tıklayabilirsiniz.
