Hayal gücünüzün kapılarını aralayın!

hayal gücünüzü serbest bırakın

Çok sıradan biri olduğunuzu ve etrafınızdaki herkesin sizden daha yaratıcı olduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. “Yaratıcı” diye tanımladığımız kişilerin bizden tek farkları düşüncelerini dizginlememeleri ve onları söylemekten korkmamaları. Siz de fikirlerinizi özgür bırakın hayatın tadını çıkarın!

İçeriklere buradan hızlıca ulaşabilirsiniz >>>

Yeni fikirlerle dolu olmanın yolları nelerdir?

Yeni fikirlerle dolu olmanın yolları nelerdir
Yaratıcı fikirlerle dolu olmanın yolları

Mesai saatlerine pek uymamalarına rağmen iş yerinde patronun takdirini en çok onlar kazanıyorlar. Her zaman yepyeni fikirlerle dolular. Siz ne kadar geç saatlere kadar çalışırsanız çalışın aynı performansı her zaman gösteremiyorsunuz. Hele bir de reklamcılık, halkla ilişkiler veya gazetecilik gibi yaratıcılığınızı kullanacağınız bir mesleğiniz varsa işiniz daha da zor. Artık düşüncelerinizi özgür bırakıp yeni fikirler yaratmanızın zamanı gelmedi mi?

Şunu unutmayın dünyanın en yaratıcı insanları dünyanın en iyi eğitim almış veya en zeki insanları değiller. Buna rağmen pek çok işi hayal gücü daha gelişmiş olan insanlar kapıyorlar ve köşeyi de onlar dönüyorlar. İşin bir diğer yönü de şu ki hayal kurabilen insanlar, yaşamları boyunca herkesten daha fazla eğleniyorlar.


Uçuk kaçık düşüncelerinizi dizginlemeyin!

uçuk kaçık düşüncelerinizi dizginlemeyin
Yaratıcılığınızı dizginlemeyin!

Bol bol hayal kurun. Örneğin gelecekte yaşamak istediğiniz evi en küçük ayrıntısından başlayarak kafanızda şekillendirmeye başlayın. Panjurlarınız ne renk olacak? Nasıl bir yemek masası alacaksınız? Oturma odanızın duvarında nasıl bir tablo olacak? Yatak odanızdaki abajurun rengi ne olacak? Kafanızda şekillendirdiğiniz evin ne kadar güzel olduğunu fark ettiğinizde aslında fazlasıyla yaratıcı olabileceğinizi göreceksiniz.

Şimdi de kendi yaşamınızla ilgili, yakın arkadaşlarınızdan başka kimseyle paylaşmadığınız sırlarınızı bir kâğıda listeleyin. Örneğin…

  • Öpüştüğünüz kişilerin adlarını yazın.
  • Eğer yeteri kadar cesur olursanız kimlere buluşma teklif edebileceğinizi ve bunu hangi yöntemlerle yapabileceğinizi yazın.
  • Sevgilinizle ya da eşinizle birlikte yaşamak istediğiniz güzel bir günün planını yapın. Sabah kalktığınız saatten akşam ayrılana kadar geçen sürede birlikte neler yapabileceğinizi, nerelere gidebileceğinizi listeleyin.
  • Bir daha asla görmek istemediğiniz insanları neden görmek istemediğinizi ve onlarla olan probleminizin nelerden kaynaklandığını yazın.

Bu küçük listenin uzunluğu size bağlı. Hayatınızla ilgili sorgulamak istediğiniz her konuyu bu yöntemle rahatlıkla gözden geçirebilirsiniz. Özellikle çalışmaktan sıkıldığınız ya da çok zor bir projeyi gerçekleştirmeye çalıştığınız zamanlarda yapacağınız bu aktivite, yaratıcılık konusunda kendinize güvenmenizi sağlayacaktır. Daha sonra çalışmaya başladığınızda aklınıza çok daha güzel fikirler gelecek göreceksiniz.


Çılgınca dans edin

çılgınca dans edin
Çılgınlar gibi dans edin

Bunaldığınızda ve kendinizi köşeye sıkışmış hissettiğinizde biraz vücudunuzu hareket ettirerek kaybettiğiniz enerjiyi geri kazanabilirsiniz. Böylece zihnen de ferahlayabilirsiniz. İlk önce fona şöyle kıpır kıpır bir müzik koyarak kendinize geniş bir alan açın. Daha sonra müzik eşliğinde dilediğiniz gibi çıldırıp cozutabilirsiniz. 10 dakika sonra fiziksel ve zihinsel anlamda kendinizi süper rahatlamış hissedeceksiniz. Böylece bir anlamda gerçekleştirdiğiniz dans terapisi ile düşüncelerinizi temizlemiş ve yeni fikirlere açık hale gelmiş olacaksınız.


Rüyalarınızı ve düşüncelerinizi kâğıda dökün

rüya ve düşüncelerinizi not alın
Düşüncelerinizi ve rüyalarınızı kağıda dökün

Kendinize küçük bir defter alın. Her sabah kalktığınızda o gece gördüğünüz ve hatırlayabildiğiniz rüyalarınızı bu deftere yazın. Uyanır uyanmaz yazmazsanız muhtemelen bir saat içinde hepsini unutacaksınız.

Rüyalar, bilinçaltınızdan gelen ve günlük yaşamınızda su yüzüne çıkarmaya korktuğunuz düşüncelerinizi sembolize ediyor. Rüyanızda gördüğünüz bir ev, bir çocuk ya da o rüyayı görürken hissettiğiniz duygular kendi kişiliğinizi keşfetmenize yardımcı olacak. Dolayısıyla hayatınızla ilgili ne gibi değişiklikler yapmak istediğiniz konusunda size fikirler verecek.

Sonra gün içinde aklınıza gelen her fikri, endişelerinizi, üzüntülerinizi, sevindiğiniz olayları ya da sizi çok heyecanlandıran durumları kâğıda dökün. İsterseniz bunları şiir yazarak ya da resim çizerek de ifade edebilirsiniz.

Bu yaptıklarınızın size ne faydası olacak?

Kafanızdakileri somut bir şekilde karşınızda göreceksiniz bu da sizi üzen konuların ne olduğunu ve nelerden mutlu olduğunuzu görmenizi sağlayacak. Bu hisleri hangi zamanlarda ve hangi durumlarda yaşadığınızı öğrenecek, karar vermekte zorlandığınız konularda daha rahat sonuca ulaşabileceksiniz.

Ayrıca düşüncelerinizi yazdığınız defter size özel olduğu için kimsenin bakışlarını ensenizde hissetmeyeceksiniz. İstediğiniz kadar artistik sıçramalarda bulunabilirsiniz. Kimse görmese bile aslında ne kadar yaratıcı bir insan olduğunuzu anlayacaksınız. Çok güzel işler yarattığınızı düşünmeye başlarsanız belki bunları arkadaşlarınızla paylaşmaya karar verirsiniz.


Yaşam alanınızda değişiklikler yapın

yaşam alanınızda değişiklikler yapın
Yaşam alanınızı değiştirin

Haydi, hayal gücümüzü biraz çalıştıralım ve evinizi muhteşem bir hale getirelim. Eşyalarımıza ya da yaşadığımız yere arada sırada farklı bir açıdan bakmak beynimizde taze fikirlerin doğmasına yardımcı olabilir! Peki, yaratıcılığınızı evinizde nasıl sergileyebilirsiniz, bir bakalım.

 Değiştirin:  Renginden ya da üzerindeki motiflerden hoşlanmadığınız perdelerinizi en sevdiğiniz renklerdeki (Bu renk çok çılgın bir renk de olabilir) perdelerle değiştirebilirsiniz. Ya da bulduğunuz bir meyve sandığını boyayarak ve cilalayarak bir tabure elde edebilirsiniz. Kısacası dekorasyonda yapacağınız ufak değişiklikler emin olun kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayacak.

 Adapte edin:  Daha önce gördüğünüz ve çok beğendiğiniz evleri şöyle bir düşünün. Kendi eviniz için bu fikirleri nasıl kullanabilirsiniz? Bu arada Pinterest’te inanılmaz alternatifler bulabilirsiniz.

 Yerini değiştirin:  Evinizde en çok sevdiğiniz objenin ne olduğunu düşünün ve onu yattığınız zaman hemen karşınızda görebileceğiniz bir açıya göre yerleştirin.

 Elimine edin:  İhtiyacınız olmayan veya görmeye tahammül edemediğiniz eşyalarınızı hemen gözünüzün önünden kaldırın. Ya bir kutuya koyun ya da birilerine hediye edin.


Plan yapmayın, spontane yaşayın

plan yapmayın
Plan yapmadan spontane yaşayın

Günlük yaşantınızda her konuyu planlamanız gerekmiyor. Örneğin arkadaşlarınızla bir partiye gitmeye beş gün önceden karar verdiyseniz aslında kendinizi sınırlamış oluyorsunuz. Gideceğiniz yerden giyeceğiniz kıyafete kadar her faktörün belirlenmiş olması bir anlamda işin tadını kaçırıyor.

Düşünün belki plan yaptığınız gün kendinizi eğlence modunda hissetmeyeceksiniz ya da belki karşınıza daha iyi bir alternatif çıkacak. İşte o zaman eğlenmeyi düşündüğünüz partide can sıkıntısından patlayabilirsiniz. Spontane gelişen partilerin sizi daha çok eğlendirdiğini ve o tadın hep damağınızda kaldığını daha önce de tecrübe etmişsinizdir. İşte bunun tek sebebi düşüncelerinizi sınırlandırmamış olmanız ve canınızın istediği gibi özgürce kararlar almanız!

Uzun lafın kısası kendinizi içsel olarak ne kadar özgürleştirirseniz yaratıcılığınız da o kadar artacak. Kendi sınırlarınızı kendiniz belirleyin ve asla düşüncelerinizi dizginlemeyin. “Çatlak” dedikleri o tiplerden biri olun, işte hayat o zaman size güzel olacak! 🙂

Related Posts

Previous Post Next Post

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İletişim